0
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
1354
Okunma

Dudakları hıçkırıyordu,
Sessizliğin kulakları çınladı.
Gitme ! dedi
Koyu demli sesiyle
Duyan olmadı.
Giden gitti,
Ertesi gün bir türkü söyledi dudakları;
Gören olmadı ,
Duyan gitti.
Şaşkındı gökyüzü,
Bulutlar ağlıyordu.
Çehresini asmıştı artık güneş ,
Kimseyi gözü görmüyor;
Onu bile hissetmiyordu şimdi.
Ertesi gün bir türkü söyledi Mihrimah
Bir şey olmadı
Sesi çıkmıyordu nefesin
Ertesi gün bir türkü söyledi ağgızlar
Pek Beyaz Değildi Oysa
Mavi Alıp Sattı Gökyüzünden Habersiz
Ertesi gün bir türkü söyledi mavi şehrin ahalisi
Kulak olmadı
Kul KulaKul oldu öylece yersiz
Sanki Her Türkü ,Farklı Aldı Gönlü .
Farklı seraplar görüp , toprağa ondan çıplak düştük.
Gelen kaldı
Giden gitti
Günah oluyordu
Bir hıçkırtı denizi buluyordu
Sonralarına kadar kalıyor
Sanki her gün bir türkü doluyordu
Kulaklarına pespembe bir pencereden
Ve sanki sandıklar soluyordu koyu lacivert gömleklerle,
Kan gövdeydi ciğerlerde .
Ve sanki iliklerine kadar sızlıyordu soğuk.
Kokusu , ceset olmuştu pür dikkat
Aslan sütünün
Hafif yakasına sıçramış
İki uğraştı aslında sonra
Grimsi ve
Ağır telaşe de ki parfümüne sarıldı elleri
Uçup kaçmak için bir heves
Yanıp bitiyordu
Gerçek konuşamazsam bile yalanlarım onu seviyordu
Yalan söyleyemezdim oysa gerçek sevgiliydik aslen
Gerçeği gülüyor sahtesi ağlıyor bu öğleden öncesi
O kar beyazı öğleden sonrası vuruyordu içime
Sonra ki gün bir türkü söyledi "Yasemin"
Giden geldi
Kalan gitti
Ertesi gün bir türkü söyledi "Deniz"
Yaseminler açtı
Denizler boğuldu
Ertesi gün bir türkü söyledi
sonbahar oldu
Kış bitti
Yaz geldi
(.......................)
5.0
100% (2)