5
Yorum
10
Beğeni
5,0
Puan
1151
Okunma

Riyanın kiri bulaşmış bir kez üstüne başına
Nasıl da sönmüş gözünün feri
Bir ateş için için yakan şu nefreti.
Sünepe korkuları ile akarken devran
Devrik cümleler
Adı yürek olsa da
Şüpheler diz boyu
Katmerli, dipsiz nice söylem
Yargılayan ve yerden yere vuran
Kimliksiz suretler kıvranırken kendi çamurunda.
Bir yudum sevgiye muhtaç insanoğlu.
Kıdemli bir sancıdan doğduk
Bir çığlık, bir yakarış…
Sonsuz sandık ömrü
Ve istifli yılgılar
Bir bir sarmışken dört bir yanı.
Açtık aşka ve susuz
Adım başı bekleyen düşman menzilleri
Açtık sevgiye ve inanca
Koruyup kollayan kim var ki O’nun dışında.
Güvendik, sevdik ve istedik
Gül kokulu bir dünya
Oysa bağnaz ve nefret dolu kimlikler
Dolanırken pervasızca.
Yoz ne varsa çamura bulanmış
Sür git hayal âlemi
Adı insan bir o kadar korunaksız.
Edebin, ahlakın son neferi
İzbelerde gizli saklı
Ne sende dümen ne bende
Fark etmediğin gücü İlahi Adaletin.
Bitimsiz sanma ömrü
Duyguların toprağa gömülü
Ne isi ne külü gönlün
Sadece O’dur verecek olan hükmü.
Feryat figan isyanlardasın bilirim
At artık şu kini.
İnsan gerçek dünya yalan
Düşler imge sahtelere nispet.
Vakur yarınlar bir bir dizili
Her şey boş
İnsan bildikten sonra kendini.
5.0
100% (13)