16
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
2854
Okunma

Severdin
Ömrü az biçilmiş sevgili
Severdin ya!
Ayrılıkmış sonunda heybemdeki
Ve sonbahar yağmuru…
İnatla gözyaşı ile yarışırken
Bir Ekim sabahında
Uğurladım seni…
Sonbaharındaydım
Dolaşırken fesleğen kokuları arasında
Melisa çiçeğindeki güzelliği
Soluğundaki tat
Öpüşlerindeki sıcaklık kadar
Yol kenarında papatyalar
Gülüp “kuş çiçeği bu “dediğin zamanlar
Yanıbaşında kalbimin pır pır ettiği
Gülüşmelerdeydim
Bu gün beklerken
Gerçeğinden uzak bir rüyada idim
Tam kırkdokuz sene
Faytonlu sokaklardaki heyecan
Gözle görülür mutluluğa balta
Gazeller yarışırken sarıyla
Zamanı senle doyuruyordum
İlk cemrede
Ayaklarımın altında yaban naneleri, kekikler
Yol kenarında yan yatmış hercai menekşeler
Güzelliğimle eşleştirdiğin karanfiller
Severdin soldurmadan
Atamazdım
Bırakılsam da it gibi
Hangi yitik bulunmuş hele söyle ki
Kim bilir?
Vazgeçmekti belki de en kıymetli sevgi
Uzaklara dalarken gözlerim
Sen gönlümde esiyordun bıkmadan
Güneşin parlattığı çakıl taşlarında
Akdeniz, aşk
sonbahar durgun
işin tuhafı
alışıyordum
örselenmelere
gülüyordum
Ve sonbahar yağmuru…
İnatla gözyaşı ile yarışırken
Bitiyordu
...
*Jale Keskin (Jale Keskin (Karadurmuş))
eşimin papatyayla dalga geçerek " bu kuş çiçeği güneş yüzlü "demesi şiire ilham oldu :)
5.0
100% (17)