Sizler; hayatı severek büyüdünüz.
Belkide, sevmeye çalıştınız!
Dünyayı; dünyalıları, çıkarlarınız için sevdiniz.
Ben ise hepsini erittim, hepsini yaşadım.
Bunun için hayatı sevmem gerekmedi.
Çünkü, hayatı içimde taşıdım.
Yaşadığım iklimlerin üzerine çıktım
Bulutlar; altımda ezildi, sim siyah bulutlar
Ağaçlar gövdelerini deldi, korkunç kökleriyle
Çünkü, dilsizdiler... Suskundular...
Bunun için dalları göklere dolandı
Erkekler; sizlerden nefret ediyorum
Bir kadını yatağa götürmek için gururu yok sayanlar
Zevki için kendini şekillere bürüyenler...
Sivri sinek gibi yılışıklar.
Kadınlar sizden de nefret ediyorum...
Hırsa bürünmüş lükslük için duygusunu satanlar
Şahşahlı hayat için erkeğin mevkisine koşanlar
Bir fahişenin işini elinden çalarak
Erkeğe göz kırpan zavallı kuyruklular.
Namus; cinselliğin, örtülmüş haliyle kutsal değildir.!

Bekleyin cehennem, kapısının kapanmasını.
Haşa mümkün mü, ola kadir hikmete?
Şehirlerde azgınlık’tan başka ne var?
Şu erkeklere bakın...
Bir kadınla yatmaktan başka? Dünyada birşey yokmuş gibi parıldayan gözlere bakın!

"Duygularınıza namus öneriyorum"
Aşkınıza saflık öneriyorum!
Sevginize sonsuzluk öneriyorum!

Nefretim; öfke mi, kontrol edemez
Öfkem de, beni yönlendiremez !
Ben size, sizden daha büyük düşmanım
Nefs-sinizi kör etmenizi öneriyorum!
Hayatı sevmeye çalışmakla değil...
Hayatın kehanetini yaşamanızı öneriyorum!

Kendi zevkine düşmüş yılışık sinekler gibi yalaka avcılığınızı bırakın
Ben size sonsuz olmayı öğretiyorum!
Ben size İnsan’nın İnsanlığını öneriyorum!
Bilime ve ilme dayanan ahlâklı bir yaşamı öneriyorum!

Turgay Parlakyıldız