4
Yorum
27
Beğeni
0,0
Puan
2153
Okunma

Küstüm elife nûn-a ayn-a ğayn-a ve sâd-a
Kendime küstüm a ya b ye, vav-a ve şâd -a
Minik kedime küstüm, her lisandan harflere
Cümlelere yol izan bilmeyen tariflere
Denize, ağaçlara toza dumana küstüm
Çünkü tam yürek üstü ben tepe taklak düştüm
İlk kez bir yabancıyı can gibi özümsemek
O muhteşem duygunun düşü bile güzeldi
İçimdeki çocuğa birlikte gülümsemek
Yardan önce sadece uçarı bir hayaldi
Canımın kıyısında beklerken seher vakti,
Uyanmak mesele mi, korktuğum başka şeydi
Etkilenmek, o düşte kalıp günün her vakti
İçmeden serhoş olmak değil de başka neydi
Muhabbetin özünde menfaat içermeyen
Art niyetsiz, müstesna bir hismiş biten masal
İçten içe dertlenip, ser verip sır vermeyen
Yaralı ceylanlara benzermişiz biz misal.
Eylül akşamlarının hazin hikâyesine
Bu yıl biz de katılıp ayrı ayrı savrulduk
Henüz tek bir söz bile varmadan gayesine
Bir nokta sayesinde o lahzada durulduk.
Böylesi daha iyi sen ve huzurun için
Hem kaç kişi anlar ki sükûtun aksanından.
Düşünüp kahırlanma yanma sen için için
Saadete gark eyle diye kaçtım yanından
14 Eylül 2014 / NÜS