0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1467
Okunma
Gurup vakti
kızıl akşam
güneş
dağın ardına
bir kadının eteğinden kayar gibi
akıyor
ateş
yakıyor suyun rengini
ruhlar
mabedinde sessizliği titriyor
gözlerin hücrelerimde
sensizliğe nefesimi kesiyor
avucumda karanfiller
gelmediğin her güne susuz soluyor
hey ebru dudaklım
bebek bakışlım
gün masumiyetinde
ağustos da bile yel tenimi üşütüyor
bilirsin
deliceler avına süzülür gökyüzünde
uzun sürer dönmeleri turnaların
dalgalıdır deniz
beklerken dönen her gemiyi
kuşatmadır savaşçıyı yıldıran
üzerime
kurşunlar yağmadan
vurulup toprağın koynuna kanımla uzanmadan
hadi gel
dön yalnız geceler dumanını yüreğime indirmeden
yine
fermanımı yazıyor kaldırım kenarında
büyüyen laleler
esaretim yokluğuna
köleyim
gezip tozduğun her sokağına
kuruntularım kuşkularımda
hadi gel
tenimin çöllerinde vahalar kuru
şebnem taneli yalnız sabahlar
kıyamet şarkılarını kulağımda çınlatıyor
5.0
100% (2)