0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
833
Okunma
Göcmen bir kuş sürüsü
Uçtu gitti üstümüzden
Vedalaşırken seninle
Ardına bakmadan yürüdün sonra
İnce bir türküydü sızan
Gözlerimden gözlerine.
Bu şehir, hüznü beyaz eski bir bulut
Gülüşü esmer bir karanlıkta
Sanki alnı yaralı bir slogan yalnızlığı
Arasam bulur muyum bilmem
Suskun bir ırmağın kıyısında
Mektubu gül desenli bir rüzgâr vardı
Çocukluğum kokan saçlarında.
Neşteri kanlı bir çağdan geliyorum
Sayfaları kilit vurgunu kitaplardan
Sevdanın etiketlendiği salyalı pazarlardan
Bir tek umarımız var şimdi sevgilim
Bu dağ yalnızlığı onurumuz
Çığ vurgunu bir ayaz şimdi
Gidecek bir tek yüreğimiz kaldı
Uzağı çalınmış umutsuz sürgün yeri.
Sokaklara vuruyorum kendimi
Her adımda gölgesi yalnız bir cinayet
Caddeleri suskun evleri suçlu bu zamansızlık
Aldanışlari yalanlı, gülüşleri reklamlı umarsızlık
Bu kaçıncı gece, güneş diye kapısına sığındığım
Elimden tutan bu kaçıncı intihar
Yitirme umudunu ne olur bitme sevgilim
Közümüz sönmedi daha, külümüz savrulacak bu bahar.
Latif KÖYBAŞ
5.0
100% (1)