gülüm diyar seni ilgilendirmez imam hatipler
kocaman adamların küçük akılları
küçük akıllıların büyük adımları
betonlaşması su yollarının
kurbağaların ölümü


nedense kurbağaların ölümü bana dert oldu
senin ölümün gibi gülüm
güllerin yok olması
soykırım yapar gibi israil ya da çin
türklerin, müslümanların öldürülmesi
ve gözünü açmaması türklerin,müslümanların


ya bir doğru dürüst hastane yok mu yörende
diye haykırması babanın,annenin ezilmesi
ah diyar kara gözlerindeki ışığı söndürenler
beyaz türkü çığırmazlar orada
kara ırmaklar akar, kara ağıtlarla
dokuz saat kazınır beynime
gittikçe uzayan kısalmayan yollar
insana verilmeyen değer bir de


diyar! diyar! bu kadar küçük ölünmezki!
bak yaşıyor ite kalka
dünyaya kazık çakacak adamlar
bir kazık çakmadan
yıka yıka bağı bahçeyi
satarak ne varsa elde avuçta
ya bir de başkan seçeceklermiş, başkandan
senin minik aklın ermez buna
soramazsın neden açmadın benim hastanemi
göndermedin, ilâç,gereç,doktor
neden öldürdün beni
üzülme gereği yapılmışmış
yani herşey yapılmış yaşaman için de
sen ölmüşsün gülüm
gülüm dediğime gülüyorsun değil mi
açmadan koparılan tomurcuğum
uzak uzak diyarım diyar!


ahhh!!!...




5. 8. 2014 / Nazik Gülünay