1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1609
Okunma
Gecenin kör karanlığıdır beni şair eden
Rüzgarların kıblesi denizin doğduğu ufuk
Ay ışığı altında bir sokak lambası
Kaldırımların kilit taş olduğu bu şehir
Ne bir kar tanesi düşer geçmişten
Nede bir zambak kokusu sarar dört bir yanı
Bir vuslat var hissettiklerinde tıpkı benim gibi
Bir çocuğun göz yaşları kadar masumane
Herşey iki dudak arası bir fısıltı
Bazen yıldırım düşercesine fırtınanın ortasına
Bir oyun mu yoksa masal mı?
Şimdi ne yapar bu yürek ne yazar bu kağıda
Bir hüzün var gözlerinin penceresinde
Sana açılır tüm kapılar acizane
Bir şiirin anlatmaya kıyamadığı sözcükler gibi
Seni yazıyorum şerefine bir hece daha
Kelimeler dostum oluyor dert yandığım
Aşk sarhoşu oluyor gece meyinden sakinin
Bir harf daha doldur ey hancı bu son olsun
Kağıttan kadeh rengi de siyahi mor olsun
Salkım söğüt tadında geceye ahenk dolsun
Ağlayan bir defa da güneş olsun
Hayallerde…
Ben sonbaharları özledim pastırma yazlarını
Insanın içinin akıp gittiği kıble gecelerini
Ruhumun kıpır kıpır olduğu ilk hisleri
Gözleri özledim ışıl ışıl parlayan baktıkça
Sevmesini özledim iki şehrin birbirini
Kısacası çocuk olmayı özledim sobalı sınıflarda
Kar da yürümeyi özledim ayaklarım üşüyerek
Korkmayı özledim gecelerden
Gözlerimi sımsıkı kapatmayı özledim sabah erken olsun diye
Umutları özledim umutsuzlukta
Bir parça ekmeği özledim ağız tadıyla yenen
Oksijeni özledim tertemiz ciğerlerde
Ne bileyim özledim işte doğduğum zamanları
Kimliğim kimseliğim kimsesizliğim bir masal
Anlat diyorsun ya nasıl anlatayım
Benim masalım üç kelime dört kıta
Kafiye yok serbest nesir bir kaç harf
Çıkmaz sokak sulu hayaller
Kurumaya bırakılmış bir ateşten gömlek
Sensizliğim uzun geceler de
Üşüyen ayaklarım kaloriferli evlerde
Masmavi deniz karalık isminde
Her sabah doğan güneş istemeyerek
Bir kuru yaprak dalından düşen toprağa
Iki metre beyaz kumaş
Bir ibrik dolusu ateş buz kesmiş yüreklere
Uykuya hasret bir çift göz
Masalım sonbahar benimde…
Her an kopacak bir pamuk ipliği hayat gibi
Nasıl anlatayım bunları sana
Bir varmış bir yokmuş gibi…
Harun ÜNAL
5.0
100% (3)