MEZAR ÇİÇEĞİ KARANFİL

Geri dönülmez mi artık bu karardan
Senin için vaz geçtim paradan puldan
Razıydım ekmeğime bandığım tuzdan
Çingene kadından sana karanfil aldım
Giderken ardından usulca bıraktım




Ne köşküm olsun dedim ne de sarayım
Sen içindesen barakaya razıdım
Bana deseydin gönlümdeki sultanım
Çingene kadından sana karanfil aldım
Gönlümdeki tahtına usulca bıraktım



Gök kubbe başka mavidi yanımdayken
Deniz kucakladı seyire dalarken
Martılar coşkuludu kanat çırparken
Çingene kadından sana karanfil aldım
Boğazın sularına usulca bıraktım



Yaradana el açıpta niyaz ettik
Ruku ile secdeye birlikte gittik
Camide dualarımıza amin dedik
Çingene kadından sana karanfil aldım
Caminin avlusuna usulca bıraktım


Bir lokmayı seninle bölüşmedik mi?
Bir bardak çayı birlikte içmedik mi?
Hayatı paylaşmak için söz vermedik mi?
Çingene kadından sana karanfil aldım
Yemininin ardından usulca bıraktım



Şimdi neden bu öfke ile bu şiddet
Varmıydı önemsiz için çekip gitmek
Her şeyi yok sayıp birkalemde silmek
Çingene kadından sana karanfil aldım
Kırık kalem yanına usulca bıraktım


Gözlerindeki hüznü silmek istedim
Seni göz pınarlarımda biriktirdim
Gözlerimi elimin tersiyle sildim
Çingene kadından sana karanfil aldım
Islak yanaklarıma usulca bıraktım





Lutufdum Allah’ın sana sunduğu
Tepdin altın tepsideki mutluluğu
Bırakmaz peşini hayatın zorluğu
Çingene kadından sana karanfil aldım
Tepsinin üzerine usulca bıraktım



Ne dirime ne ölüme ise artık
Onca yaşanmışlıklara mezar kazdık
Elveda deyip avuçla toprak attık
Çingene kadından sana karanfil aldım
Mezarının üstüne usulca bıraktım




Eray