6
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
1027
Okunma

fazla eşeliyorsun;
delik deşik kalbura dönüyor bağdireler
baldırında bir sancı oluyor saatler sabahın
beşikteki bebekleri sarıyor içinizdeki kara humma
canı acıyor yaprağı kavrulan menekşelerin
gün utanıyor doğmaya pis gölgenden
asılıyor kirpiklerinden en tatlı uykular
fazla eşeliyorsun ;
kanlı resimler ağlıyor odanın tavanında
hakları külden yaralanmış ateşler çoğalıyor
dayağa çekilip hizaya geçmiş yüzbin yıllık cesetler darılıyor kemiklerine ...
fazla eşeliyorsun ;
ilişme rengine küs kelebeklere ,altı üstü bir günlük saltanat
varsa mangal gibi bir yüreğin, getir koyuver odanın orta yerine
ilişme kimsenin yalnızlığına ,bırak aksın zaman yelkovanın bağrına
kurduğun barikattan öte kat ceset besleyecek ellerin daha ?
fazla eşeliyorsun ;
serden geç yardan geçme diye öğrettiler bize
yangınlardan arta kalan küllere ateş mi taşıyalım doldurup yıldırımları ceplerimize...
fazla eşeliyorsun ;
ölürüz sanma sakın ,yaramız deşelenir en fazla olsa olsa
bakir birkaç yıldız unutuverir en fazla kendini gecenin karanlık koynunda
sonra kavgaları severiz belki haktan yana başlatılan
ne varsa onunla yetiniriz kapıyı çarpıp çıkarken ardımızda kalan
fazla eşeliyorsun;
azgın denizlerin yosunu değiliz dalgalarına hesap verelim
bir çizgi yok önümüzde omuz hizası sıraya girelim .
fazla eşeliyorsun;
davamız divana kalsın seninle
bende bu dünyaya gelmem bir daha bilesin
bizim kavgamız en fazla yaşama gayesi olur
varsın dibi delik bu köhne dünyanın tapusu senin olsun ...
Gülşah Gayret
,,,
5.0
100% (8)