16
Yorum
25
Beğeni
0,0
Puan
2098
Okunma

doru bir at gibi kayarak
ak yelelerini savurarak rüzgârda
bir adımın sürekli geçerek diğerini
kollayarak her yönden koşan atları
sayrıları koruyarak hendeklerde
sahiplenerek güçlü yenlerinle
bembeyaz koşmak vardı o yollarda!
kirletmeden ak rengini koşuda
diyeceğim ama daha önceden
belliydi seni koşuya sürenler
bu yollarda hesabı olanlar
göz koyanlar dağına ovasına
köprü kuranlar vardı
taa uzak uzak diyarlardan
her şeye burnunu uzatanlar!
yanına kattın bir sürüyü
komşu bahçelere dalsan
çifte atsan gelene geçene
canlar yaksan, ahlar alsan
sana dur diyenin yok
koş bakalım kıyamete kadar
cümle yanında koşanlara oku üfür
kına yak kuyruğuna
yıkılıp dökülürken koskaca bir ülke
eşkiya bayrağını gönderine çekmişken
sen dalgalı denizlerde gemilerini yürüt
halk düz ovada yolun şaşırsın!
sür bembeyaz atlarını durma sür!
arkanda kalan ezgin yığınları unut
onların önüne kıyameti koy, avut!
sen çal dünyayı koy üstüne, üstüne
bir semer daha yükle her koşuda
ne yaparsan yap bir çıkışı yok bu yolun
gün gelir durdurur ağırlığın!
30. 4. 2014 / Nazik Gülünay