0
Yorum
3
Beğeni
5,0
Puan
899
Okunma
Yazı yazdım duvara, çakırdı keyifleri
Sızdı kaldı yürekte, endamı şerifleri
Gıdıklıyor teyyare kuşların gagasını
Gömüyor tarihini, siliyor sigasını
Yeşil yeşil bakıyor kahır yüklü yaylalar
Sığır başlı gölgeyi kucaklıyor tayfalar
Ah tarumar duruşum!, gölgeme dökülürsün
Bilmem neden böylesin, kaç ilmek sökülürsün
Bir asır zaman geçti ötelerden öteye
Hüzünlü beste kaldı mazimizden geriye
Ne çok vurup durursun içimden ta içime
Hallenip giriyorum biçimden o biçime
Dökülür tasından su, yakıp giden güneşe
Bir felaket şuadır gözlerim de bi neşe
Bir zar attım ovaya, gidip yaslandı dağa
Dağ zara; pir dokundu, ağladı, gitti bağa
Düşümde gülüşürsün çayı çıra eylerken
Sırra kadem durmuşsun beni sensiz yeğlerken
ŞAHNAME
5.0
100% (1)