11
Yorum
16
Beğeni
0,0
Puan
2060
Okunma

Tanrılar utancından kırılıp dökülürler mi acaba
dirilmezse avuçlarında bir canlı
kara örtüleri açılmaz mı yüzlerinden
toprağa düşerken çocuklar
baharı hiç yaşamamışken
neden düşünmezler
başlangıcında bir yolun
daha canlıyken çocuklar
oyun oynarken evlerinin önünde
görmemişken
iki adım ötedeki katillerini
şimdi utanç yüzü apaçık gezer
suçu kondurmadan üstüne kimsecikler
’ben’ başka türlü çıkar kabuğundan
’biz’i çeker kendine
çevreye yayılan sesler
incinir erken açan çiçekler
yine fısıltılar duyulur ırmaktan
geciken yağmurlardan
umudunu yitirmez erkenci günek
bir acı sızar içimden
öyle olağanüstü değilizki
yeniden kuralım insan’lık çatısını
eğri tüten baca olmasın ’ben’de
bahçeleri asmalı evlerin
altında oturduğumuz çay içimlik zaman
bir merhabalık
elvedalık
neyse, durun!
kendimi aramaya çıkıyorum
bakayım, görüntüm bana mı ait?
17. 3. 2014 / Nazik Gülünay