4
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1705
Okunma

Kim bilebilirdi ki yere nazlı nazlı düşen o kar tanesinin bir gün çığa dönüşeğini...
o henüz on dördünde taze çiçek fidanı
çocuğumuzu büyütemedik ellerimizde
biz istemesek de büyüdü acılarımız
ağır ağır geldik dünden bu günlere
elinde ekmek vardı berkinin
gözlerinde gülücük
vuruldu birden
önce ekmeği düştü
ve gülücükleri
sonra savruldu yerlerde
o
şimdi solgun bir çiçek
siz bilir misiniz efendiler
çiçeklerimiz düştükçe
dahada artar bizim gücümüz
şimdi gücümüz ellerimizde
ve biz çiçeklerimiz için savaşıp ölürüz
tuz basarak yürürüz yaralarımızın üstüne
yine de düşmez yüzümüz yere
gem vuramayız isyanımıza, öfkemize, kinimize
artık basılmasın fidanlarımızın üstüne üstüne
siz bilir misiniz
buraları şimdilerde renkli çiçek tarlası
geçit vermeyiz puşta, aymaza, düzen baza
bu topraklar bizim efendiler
biz bir ölür fakat bin doğarız
yaşadığımız gönüllerde
İhsan Çaybaşı
5.0
100% (3)