1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1612
Okunma

kanlı bıçaklı bir kavganın ortasında açmış
ürkek bir gelinciğin
yarım yamalak hikayesiydi yaşam
önce yapraklarının çığlığını tanıdı
sonrası malum
soğuk betona düştü gölgesi
bir yaşam döküldü köklerine
zordu hikayesinden kaçmak
bilmiyordun...
denklik kavgasına düşmüş cinsiyetlerin
bir ileri, bir geri ritimsizliğiydi yaşamak
oysa ki
zıttıyla değerliydi varlık
yaşamda ölümü
nefrette aşkı aramak
sanki alimlerin işiydi.
ağırdı yaşamak
dilsiz ve sağırdı
bilmiyordun...
su daha eftaldi kusur örtmede
toprakta kendine benzetme telaşı .
su ile toprağın bileşiğiydi insan
biraz kibir
biraz mağrur
biraz çamur
avuçlarında taşıyordu oysa asaletini
yürekli tek varlıktı
bilmiyordun...
düşülmemiş haşiyelerden ibaretti
kaza hükmündeki kader...
bir nefese sıkıştırılmış ömür
bir kalbe vurulmuş yüktü...
herşey bir eksende dolanırdı
merkezde:
aşk
ve
ölüm
aslına dönüyordu herşey
bilmiyordun...
tanrı koymuşlardı adını
her seslendiğinde insan
belki o da ağlıyordu.
duruyordu
yaşam
aşk
eksendeki hakikat.
bir küçük çocuğun yüreği
bir de gelincik çiçeği:
’Allah azze ve celle’ diyordu
tekrar dönüyordu kainat
bilmiyordun...
AYŞE IŞIK UYANIK
10 ŞUBAT 2014
5.0
100% (4)