Geldin
Sevdim
Defne kokulu
Bir bahar taktım saçlarıma Sevgilim
İçimin Aralığını geride bıraktım işte
Ocağın ortasında kaynayan su oldum seni düşünürken
En körpe düşlerimle geldim kapına Sevgilim
Dişleri dökülmüş bir kocakarı telaşıyla belki de
Bebeğim dedin bana bebek oldum işte
Düş buğdağı yaptım teninde



Bilirmisin Sevgilim
Doldukca benden taştığını . .
Yada bilirmisin işte
Seni özledikce
Kirpiğimin ucuna biriken bulutları
Yanarken gül’e dönmek diyorum sana
Kül’e dönmek kolay zaten . . .





Aşk’ın imkansızlığına aldırmıyorum , anla !
Kör’üm diye
Rüyada mı görmüyüm . . .




Etine dolgun sev beni Sevgilim
Bir deri ,bir kemik Aşk’lardan usandım artık . . .




Varsın ,olmayıver yanımda
Elin ,elime değmeyiversin
Buz kessin hatta dokunduğun yanlarım
Kimin umrunda

İnsan Aşk’ın hırkasını giyince
Hiç üşürmü Sevgilim


Köpek gibi sevdim işte bildiğin köpek gibi
Kemiğim yaptım hatta seni omurgama
Köpek gibi en değerli yerime gömdüm . . .



Savruldum işte
Kanat sandım kollarımı
Çok uzağa uçtum Anne

Üzerime giymeye fırsat bile bulamadan
Kırıştı g e n ç l i ğ i m . . .



Aklımın güneş görmeyen koğuşunda
İltihaplı fikirler üretiyorum bu gecede
Beynimi diz çöktürdüm önünde
Dilimin tavanı örümcek ağı dolu
Sensizliğin veremine yakalandı ciğerlerim

Tabir-i caizse
Kırkını uçurdum umutlarımın
Kırkbirinci güne Allahkerim . . .





Sevişmek istiyorum seninle Sevgili
Vaftiz et istiyorum kutsal suyunla tenimi
Göğüs uçlarıma . . .
Kirli bir çamaşır gibi
As istiyorum günahlarını
.............
Arındırayım seni emzire emzire




Beni az ama uzun sev Sevgilim
Dipsiz olsun ,örfsüz,adetsiz . . .
Yüreğimdeki yer minderine
Senden başka kimse ilişmeyecek kadar işte



Şehvetimi pusuya düşüren nar’ım . . .
Karanfil kokan tenimden
Zırhımı çıkardım bu gece
Ardına kadar açtım kalbimin peçesini
Ruhumun kemiklerine kadar giyindim cinnetimi
Ahdımdır Sevgili
Fosilleşene kadar seveceğim seni