6
Yorum
16
Beğeni
5,0
Puan
1083
Okunma

Baktığım herşeye zerk edilmiş ceset duyarlılığı
kırmızı gök şimdi öfkenden ağlayabilirsin
şemşiyesiz dehşetine hazırım
yağ ve her yer kanasın derimdeki lekeyle
camdan sırat köprüsüne geldik
saat yaşamın ölüm çekmecesinde ...
yürürlükteki riskle yürüyorum
kırmızı bir iz le vazgeçtim insanlıktan
isyan tartılarına koydum kendimi
hep ağır bastı şiddet
nefret kuşattı kırmızı kurdelalar taktı uzlaşmazlık kapılarına
yaramın üzerinde yaşadı diğerleri
yaram kadar çirkin kırmızı ve işe yaramaz.
Hayat...
utanır yüzü
kendinden geçmiş beyhudenin
hatıraların hatırlattıkları
geçmiş bir ilmik
eğreti bir giysinin içinde
tiksindiricidir çalan sözcükler...
gözlerimi kapıyordum
şehirler yaratıyordum
özğürlüğe kapılıyordum
mahkemesiz tertemiz dalıyordum
gözlerimi açıyordum
gökyüzü küsüyordu
yağıyordu yağmur döver gibi...
azarlıyordu mahkeme
müebbete çeviriyordu cezamı
yaşamak istiyordum
sesim kısılıyordu sonra
anlatamıyordum bağıramıyordum...
ve maviye çalar bulut gökyüzünün sevincinden
senin gülüşün kadar duru
ve naif yumuşacık bir sevgidir...
5.0
100% (13)