0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
810
Okunma
Biz iki yasak şehirliyiz sevdiğim
Fıratın ağlaması gibi kuruttu, nehri aşka akan yatağımızı
İçimde ayaklanan yokluğuna inat
Direnişin senbolü çoğalıyor göz çukurlarımda
Yasak bir şehir
Ölü bir toprak
Sen artık içimde yaşam hakkı gibisin sevdiğim
Özgürlüğün adısın
Özgürlüğümün kendisisin sevdiğim
Sen yasak şehrimin
Gecelerime illegal açan güneşisin
Her barikata
Baş kaldıracak kelimeler var dilimde
Kelimelerim karlı dağlardan kopup gelen
Kar tanesi gibidir sevdiğim
Sıkılan her kurşunu göğsüme yerim
Biz iki yasak şehirliyiz sevdiğim
Deli rüzgarlar var içimde
Seni özlemeyi bahara benzetirim
Ne zaman bir çocuk ayaklansa içimde
Kan kırmızı karanfiller açar yanaklarımda
Sen o kan kırmızı karanfil gibi
Yasaklı şehrimde açan çiçeksin sevdiğim
Sen içimde yasak bir çiçeksin
Fıratın ağlaması gibi dağları delen
Biz iki yasak şehirliyiz sevdiğim
Özgürlük sokaklarında özlemin türküsü gibi yankılanan
Kaçak çaylar pişer
Odun ateşi sobalarda
Soğuk bir kurşun geceyi böler
Nevroz ateşi tutuşur
Kaçak bir sevda demini tutarken
Faili meçul cinayetler çığlıklanır
İki ayrı şehrin dudaklarından
Kaçak sevdaların koynunda sabahlarken
Gözlerin yasaklı şehrimden geçerse
Dicle gülümser yüzüme sevdiğim
Dicle yüzümde açar
Kan kırmızı karanfil gibi
Özgürlüğün koynuna kaçak yollarla giren
Sevda ateşini illegal yakıp
Özlemle tutuşan gecelerimizi
Diclenin göz yaşlarıyla söndüren
İki yasak şehirliyiz sevdiğim
İbrahim DALKILIÇ ( 11 / 10 / 2013 // 23:20 )