Öyle bir düşüm var ki imkânsızın imkânsızı
Everest dağının tepesine çıksam seyretsem dünyayı
Uzatsam elimi tutsam yıldızları oynasam bilye gibi
Olmaz’ ya hayal gücü inanmayın hayal bu işte sınır yok düşlere

Büyük bir Gemi’nin kaptanı olsam gemi hurilerle dolu olsa
Okyanusun ortasında bir kuğu gibi süzülerek yol alsam
Bir elim yağda bir elim balda yaşımda otuz beş ah be
Olmaz’ ya hayal gücü inanmayın hayal bu işte sınır yok düşlere

Geminin dümeni kilitleniyor ıssız bir adada karaya oturuyor
Kalmak zorundayım tabiiyi ki orda ah be çocuklarım oluyor bir, bir
Bir devlet kuruyorum her yıl beş bin çocuk bir elim yağda bir elim balda
Olmaz’ ya hayal gücü inanmayın hayal bu işte sınır yok düşlere

Peri masalındaki gibi her şey ol dediğim zaman oluveriyor
Her şey sihirli isteyip dokunduğum zaman olmaz diye bir şey yok
Kraldan da kralım var mı bana yan bakan hizaya gelin
Olmaz’ ya hayal gücü inanmayın hayal bu işte sınır yok düşlere

Öyle bir uçağım olsa göklerde özgürce uçsam engelsiz
Tüm uzaylılar arkadaşım olsa ayda bir koloni kursam
Dünyadaki yardıma muhtaçlara yardımı gökten yağdırsam
Olmaz’ ya hayal gücü inanmayın hayal bu işte sınır yok düşlere

Marsta buz gibi sularda serinlesem melekler yanımda
Güneşe gidip kumsalında güneşlesem güneş yağını huriler sürse
Ah ne hayal sınır yok engel yok karışan yok hayallerime oh be
Olmaz’ ya hayal gücü inanmayın hayal bu işte sınır yok düşlere

Vasıf düşler âleminde gezerken bir sesle irkildim bakındım etrafa evdeyim
Tüh be dedim daha çok yerler var gezilecek görülecek yaşanacak
Aynaya baktım ki ne göreyim saçlar bembeyaz nasılda kurmuşum büyük bir ülkeyi
Olmaz’ ya hayal gücü inanmayın hayal bu işte sınır yok düşlere

VASIF TEMEL ÇOBANOĞLU
03.10.2013 PERŞEMBE