22
Yorum
32
Beğeni
5,0
Puan
2222
Okunma


Bir susmalık borcum var sana
zamansız yağan kar gibi ellerim sıcakla soğuk arası
gözlerimde ölmeden önceki pişmanlıkları doğuruyorum
sitemlerini gizle küçük dilimi yutturma bana.
Şahadet şerbeti içirmeden önce
çok önce öleceğini biliyordum
sanki azgın bir denizin homurdanan sesiyle
söylemiştin gizli gizli kulağıma
duymadım..
Duymak istemedim belki de..
Bitmek mi zor
bitti demek mi sevilmediğini bildiğin yüreğe
sahte ballı ekmek gibi dillerini
her gönlüme sürüşünde
vıcık vıcık bir acı sulanırdı içimde
yeter diyememenin közlenmiş biber gibi acısı
yakıyor ciğerimi
asılsızlığına
müsvette bir dostluğun acısına kaldırıyorum kadehimi
ağzımda buruk bir tat
nereye tüküreceğimi şaşırdığım yüzünü çevir
harcadığın her gün için yaz üstüme bütün borcu
öderim ben nasılsa
alıştım kahpeliğin veresiye defterine.
Şiirimi güne taşıyan Seçki Kuruluna Teşekkür ederim.
Beğenen beğenmeyen sayfama gelen herkese çok teşekkür ederim.
Ayvazım DENİZ
5.0
100% (33)