0
Yorum
1
Beğeni
5,0
Puan
780
Okunma
Zıtlığını saptıranların
zaptedilmez yangınlarından kaçarken
İzi sürülmez boşlukların
mekansız hayellerinde yaşarız daha çok
Sonsuzluğa yükselen merdivenlerde
Ne yıldızlar tutabilir ellerimizden
Ne ayaklarımız basabilir yere
Gen yapımız ve kaderimizle
Yaşam geçitinin basamakları taşır geri dönüşsüz
Yaşamışlığın öğretisi inzivaya sürükler
Yaban bir yabancılaşma başlar
Hayat yön verir yalnızlığa
Ciddileştikçe komikleşir,tüy hafifliğindedir akıl
Çok zaman her şey resim gibi kalır
Sanki okjijeni alınır havanın
Öylesine daralır insan
Ve sonra
Adanışa,sevdaya mecbur kalır,
Adamsa
Ve yaşanmışlık görevini yapsa da
Bilgi eksikliğidir adam olmama hali
Yaşatmaz vurur,yaşatır yine
Biraz hedef oluruz biraz ok
İntikam hırsı da vardır yaşamın
Kaçarım çıkış yok
Serpilmiş hayat yeniden açar kollarını
Kanar çocuklaşan şaşkınlığım
Dönüşlerde azgın bir pişmanlıkla susarım
Arayış hedefidir insanın
Kan kanlı dökülür eteklerinden
Ve biçare laburatuarların yetersizliğinde
Baki kalıyor hastalığı dünyanın
Çocuk çocukluğunu yaşıyor rüyamsı zamanıyla
Fizyolojik baskıyla dövüyor ruhunu genç
Olgunluk çıkmaz sokak.
Ah
Nasıl da değiştiremiyorum içeriğini hayatın
Kapıldıkça arayışlara parçalanıyor yollar
Fayda etmemiş asası Musa’nın
Yolsuz yorumsuz çaresiz kaldım.
2008.
5.0
100% (1)