bir hazan yaprağının kendini teslim edişi
ayrılık iklimi geldiyse,dayandıysa kapıya
alıp başını gitmesi
an meselesi...
ötesinden bir teselli varsa hele
yeniden yeşermeye dair ve vesaire
rüzgarına bırakması ayrılışın
an meselesi...

çekmecesinde soğuklukları toplamışsa zaman
hunharca davranıyorsa sarı sonbahar
ona bakan gözler artık ışık saçmıyorsa
ve istenmiyorsa içten içten
bir kopuşun başlaması
an meselesi..

pardesüyü giyinmişse kıyımlar
elinde gül yerine hançer saklıyorsa kader
yaprak suya hasretse ve su bile yüz çevirmişse
artık gönül almak nafile
bir gidişin başlaması hissettirmeden,
an meselesi...

vakitlerden hüzün mevsimlerden hazan
ayrılığı yazmıştır bu yazıları yazan
vuslat ağıza çalınan bal,ayrılıksa oyun bozan
bir gün gelir de tekrar erersek birliğe
artık hiç gerek kalmaz bedginliğe
çok sürmez hemencecik gelir kıyameti
belkide şimdi
an meselesi....