canda sana can verdim
gönle gelip selam verdim
baktım ahvali perişanına
sabır içinde zor kaldım
içte saflığın boldur
mahlukatla aran iyidir
sende merhameti çok gördüm
devran konuşmaz susar sanırlar
zikirle kaplıdır bilmezler
yer gök konuşur duymazlar
gönlü sağır olandan uzak durmalı
sultanım bende saklı kalmalı
nur-u pakı sır olmalı
vakti geldiğinde arş-ı alemden
devr-i aleme haber vermeli
darda kalana çare olmalı
zikir ile Hak’ın huzurunda
dua ile derde şifa vermeli
Rab sana gelmeme izin verdi
pir-i şahın talimat içinde
sana damla damla telkin verdi
huzur içinde Yusuf’a yaklaşırsın
daim içinde göz görür gönlün hisseder
ruh-u alan yükseldikce
devran-ı çileyi küçük görürsün
bak sema-i göklere
tasavvuf içinde huzur bul
sultanım dökme gözde yaşını
nur-u alanı boşa akıtma
gönül deryanda Hak ile bul beni
beşer laf anlamaz dilde katıdır
ziyan içinde şerle hısımdır
şerre boyun eğenden uzak dur
sende şems doğdu doğacak
gönle irfan salacak
pir-i şahın mutlu olacak
senle görev halinde bil beni
o görev ki her kula nasip olmaz
her gönle gelip bakılmaz
gönlü kerimini yüce bil
zikir ile sahip ol