20
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1011
Okunma
göğümün teni kömür
dudak kıvrımında saklı hüzün
göç eder gözlerimden bahar
güze döner yüzüm
kirpik çitlerinin sisi
yüreğin çekmecesinin isine karışır
neden ayrılık ve ölümün gözü karadır
ve neden her doğan yeni gün
sarı hasret sancısı
içte bir yaradır
ki aşk
geceden yaprağa düşen
çiy olup
akla zarardır
umut
sırat arkasında
vuslat
elimize doğan yaprak mı
yoksa ölürken sarıldığımız toprak mıdır?
Saba35