Değişim taşkınlığı zayi eder mi sandın
Kendi içinde nefsin hakkına paye gerek
Öz ki; nuruna meftun, içten içe ayandın
Sandık içinde sandık açmaya gaye gerek
Ah dediğin sinende öze sermaye gerek


Zira, puslu havada, hakikat; kenar gezip
Kaç kez dönüp dolaşır bir nefeslik zamanda
Bu asli imtihanın hattı, tavrından da; dip
Çömelirdin rızayla tesbit ettiğin anda
Bu beyanda terakki, razı gelirdi canda


Yeterli olur muydu icabet çağrısında
Muhacir sıfatının yanında yolluk gerek
Lâl olmuş müşkül dilin sancılı ağrısında
Gönül bulsa kemali, duruşta kulluk gerek
Keramet gömleğinde bileğe kolluk gerek


Sarpa düşmüş yüreğin yükü kendinden ağır
Uzlet aralığından sebat yolu görünür
İçsel yolculuğunda bütün uzuvlar sağır
Yaftalanmış eteğin hicabına bürünür
Necat gününe değin Hakk’a doğru sürünür.


Nezahat YILDIZ KAYA