1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
881
Okunma

........................
.........................
hüsranların toplamı kadardı;
yüzünde kalan gülüşlerin artıkları.
kapkaraydı..
geceden bile daha siyahtı.
ne kadar parlatsa da, en cilalı yalanlarla,
yine de gerçeğini bulamıyordu,
uyduramıyordu kaybettiği aslına.
asılsız şuçlarla,
asılsız ihbarlarla,
bir sır gibi saklıyordu kendini dudaklarında.
üzerine dikilmiş sahte gözlere,
kulaklarına değen içini kaldıran sözlere,
kalbinde, yalnızca kendinin duyduğu sesiyle,
okkalı bir küfür çekiyordu öylesine....!
bilmiyordu;
ötesi neresiydi benliğinin?
etrafındakiler kimdi?
adı sanı belli, sureti belli...
ama içlerinde neler gizli?
bilmiyordu...!
belki de yok oluşunu anlamlaştıran gerçeklerdi...!
bir el kadar uzak,
ve belki bir el kadar yakın...!
birbirine girerken, bildikleri ve bilmedikleri
karışırken, sevdikleri ve sevmedikleri
anlamını yitirirken yüzündeki gülüşleri
bir çare bulmalıydı...!
ya yeniden kendine varmalıydı...!
ya da eller gibi olmalıydı...!
sonra...
konuşurken böyle, aynadaki aksine baktı.
meğerse, kendine ne kadar yabancılaşmıştı...
anladı ki, kendine varamadan, zaten ellere karışmıştı...! /NergizA/
5.0
100% (5)