1
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
843
Okunma
kastım ,bir deliye derdimi anlatabilmekti...
bir gün üç heceli bir adamın yakasına yakışan bir sesle bağırdım arkandan
duymadın beni
sana iki gün sonra kavuşacağımı bile bile bir şeyler yazmak istiyordum
ve dahi her anımda bir yarım ağızla olurdum istediklerin
benim yalanlarıma karnın tok
kaç perdede anlatabilirim hesaplıyorum ve bir komedinin tam merkezinde yer alıyorum
tarihi ben yazmadım
bir feodal düzene boyun eğmiş ve
kaç kuşak beslenmiş masalları ben bilirim o da bilir sen bilir misin
biz,sistemde yer alan fakat görünmeyen şeylerdik
dosdoğru söylendiğinde fark edilmeyen
dosta doğru söylendiğinde zul olan
ya da kale alınmayan isimlerdik
aşka bel bağlayan omurgaların ilk boşalma anına denk düşerdik
sekiz gün sonra yaratılmıştı tanrı katında öfke
beslendiği tüm sözler cebimdeydi
adını andığımda çıkarıp yiyordum
adımı andığında bağlanıyordum
adıma kurulmuş toylardan
bir küçük parçayım
kaç perdeden
oluşan sesimle söylüyorum
ben bir dahiyim
bacak aramda kurtlanmış bir tenasül
kızın adı ağzımda
kıza kızma hakkı
kitaba okumama hakkı verildiği gündü
ve zerk edilen hecelerden bir ruh üfleniyordu
ayağı aksak
sözü oynak
bilirsen öperim ağzından ey oğul
ki yakmışlardı bedenimi
sen bilemezsin
o bilir
yetiştiğin gün soymuşlardı tenimi donuma
ve doyduklarında kanıma
doğru olmuştum
kana kana susmuştum
kana dokunan sessizliğiyle mağrurdun
ben bir dahiyim
kaç kuşak soyunmuşsa buna, biliyorlardı
ben bir da hinim.
beni soydukça örtünüyorum.
öp ve soy.
5.0
100% (1)