16
Yorum
15
Beğeni
4,7
Puan
2727
Okunma

İçinden geliyormuş, yazdığı tüm heceler
El âlemle iç içe, yazdığını bilirim.
Pencerede oturup, sabaha dek geceler
Ondan, bundan, haz alıp, azdığını bilirim.
Hele bakın dertlenmiş, nağmeler astığında
Piri olmuş şiirin, saklanıp pustuğunda
Nice arif; ozanlar, köşede sustuğunda
Postalını giyip de, ezdiğini bilirim.
Ağlar sızlar gezerdin, kapımızın önünde
Yorum, destek isterdin, hatırlarsan dününde
Serbest, hece, nesirler; bakın adam edin de; !
Selam kelam dolanıp, gezdiğini bilirim.
Bastırınca üç kuruş, gizli saklı kalmadı.
Gece gündüz sayfaya, girdin soran olmadı.
Kalemim büyüdükçe, fesat kalbin almadı.
Sinsice takip edip, süzdüğünü bilirim.
Bir hışımla gelmiştin, hırsın geçti mi bari
Be hey gafil, ukala; hasetlik yetti gari
Aklınca maşa yaptın, yönlendirip o yâri
Kör testereyle kuyu, kazdığını bilirim.
Evin ahalisini, egonla yönetirsin.
Bilmem, arlanmaz mısın? Emeği tüketirsin.
Vefalıyı satarsın, söz yaşı akıtırsın.
Mazlumları devirip, üzdüğünü bilirim.
Zinhar kalem tutmakla, “adam olmuyor” adam
Edeptir edebiyat, usuna “bellet” Madam;
İzlediğin yol değil, üstatlar eder idam
Yapılanı nankörce, bozduğunu bilirim.
Kelam sahte, dil sahte; doldursan da “boş” kalıp!:
Cevaba öfkelenip, “kadıya” haber salıp,
Duyguları sömürüp, vicdanı hedef alıp,
Kösele dudağını, büzdüğünü bilirim.
Neşe CÖMERT
Mayıs 2013