9
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
1369
Okunma

yaklaştı yine o gün
uçurtmalar uçuçur çocuklar göğe
yanar yanaklar kırmızı dudaklarla
toplanır şimdi birer birer ahâli
yine sarar içimi o menfur tuhaflık...
iyiyim meleğim
sapına küskün saman gibi!
hem alıştım annem
bu on ikinci senfobi!
tamam...
yalana gerek yok
zâten tanırsın yüzümün yollarını ezbere
biraz durgun nehir bu aralar
sebepsiz hırçınlaşıyorum bu günlerde
memelerini arar gibi
çâresi yok
çâresi elimde değil işte!
bende bilmiyorum tam
biri gelip âniden kısıyor sesimi
kızımı bile kıskanıyorum
kucaklarken annesini
öyle bir içine çekiyor ki nefesine sinesini
yok şikâyet değil meleğim
alıştırdı zaman rus ruletine
eskisi gibi kaçırmıyor altına gözlerim
büyüdüğümüm farkındayım
nazlanma lüksümü kaybettim kaybedeli
ağlamıyorum bile kızımdan beri
yoknaz tütsülere boğuyorum gözlerimi
merak etme kıymetlim
iyiyim ben
unutur muyum hiç
o her şeye he diyen sesini
bak okşuyorum şimdi balık eti yanaklarını
ohh! kokun hâla mis gibi
telâş etme canım! nezle?
haylidir gribim
kalabalıkta vermesem darılmazsın değil mi
"oğlun seni çok özledi" hediyeni!
şimdi
komodinler boş, çerçeveler zehir
çarşaflar yalancı, zaman kevgir
biryerlerde olmalı zinhar
yaşam bir umutsa mâdem
nereye koydun
hangi renge buladın
hangi çiçeğe sakladın
yüreğinin kokusunu
annem...
ToprağınSesi
( başta kendi annem olmak üzere tüm annelerin ellerinden, an nesizlerin yüreğinden öperim)
.
5.0
100% (21)