Bahtı karam şanssızım,
bunca ihanete nasıl dayanacaksın,
üzerinde yaşayanlar bu kadar,
nasıl gözden çıkardılar,
donuyor kanım,
bahtsız vatanım.

Gölge düşürmekteler kutsiyetine,
çiğnetmek üzerin kurgulanmış oyunlar,
dolaplar entrikalar,
sen en nadide yerindesin yeryüzünün oysa,
gözü üzerinde herkesin,
dolu-dolu ambarların bağların,
birbirinden cennet coğrafyan,
toprak-toprak ekinin,
akıyor kanım,
bahtsız vatanım.

Başka solurum hayatı kollarında,
güneşinde ısınır bedenim üşüsem,
rüzgarında serinlerim,
ıslanırım yağmurunda karında,
ikliminde rahatlarım,
yazında baharında,
dilim dolaşıyor elim titriyor,
acıyor canım,
bahtsız vatanım.

Kör ettiler gözlerini, seni görmemek için,
tıkadılar kulaklarını duymamaya kararlı,
feryadın çınlarken karanlıklarda,
duymazdan gelindi çığlıkların,
bir oraya bir buraya,
bir adaya bir dağa,
gidip geldi cellatların,
koşuşturdu kuryeler,
biliyorum hak etmedin tüm bunları,
hak etmedin ihaneti,
ürküyor canım,
bahtsız vatanım.

Kuryelerde bir telaş,
kargalar misali leşe konan,
hep bir parça koparmanın peşinde,
kan emen sülükler kaplamış bedenini,
kemirgenler sarmışlar,
tutulu dört yanım,
bahtsız vatanım.

Ne çok diş bilemişler ardından meğer,
kimliğini döktüler ortaya hepsi,
korkarak yaşayan korkaklar,
hepsi canavar kesildi bir-bir,
yıllarca utandıkları kimliklerinden,
örtmeye çalıştıkları gerçekler,
ortaya döküldü şimdi,
açığa çıktılar birer birer,
sanki yadsıyan varmış gibi.
acıyor canım,
bahtsız vatanım.

Yedeğe aldıkları kinleri,
döküldü ortaya tek-tek,
gözleri öfke kusuyor cellatların,
kin dokuyor dudakları,
edilmedik ne kaldıysa geride,
saldırdılar mahremiyetine,
fırlattılar üzerine,
kalbine sapladılar hançerini hainler,
kanına susamışlar caniler,
artar hicranım,
bahtsız vatanım.

Garip, bir başına ben,
bir köşesine uzanmalıyım gecenin,
haykırmalıyım gözyaşımı içime,
güldürmemek için haini,
sevindirmemek adına,
gizli ağlamalıyım hırsımdan ağlayacaksam,
ölümüne çıkmalıyım cenge,
ardıma bakmamalıyım savaşacaksam,
bilindik değil bu savaş,
topla tüfekle değil,
göğüs -göğüse, dişe-diş,
parmaklarımla, tırnaklarımla,
aksa da kanım,
bahtsız vatanım.


Artık gördün saldırganları,
düştü maskeleri yüzlerin,
saçıldı toprağa, dağıldı tohum,
çözüldü niyetleri,
döküldü ortaya çok yüzleri,
her güne bir yüzleri vardır bilirsin,
sahtesini de becerirler gözyaşının,
hatta gülmenin,
sırtını dönmeye gelmez böylelerine,
artar figanım,
bahtsız vatanım.



(18-19).04.13