8
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1239
Okunma
’Usta’lara saygıyla...
Mutluluk;
Bir göz düğümlenmesiydi
Sevdiğinle aranda
Yoksa ekmeğin arasına o gün ne girmiş
Çokta umurunda değildi Nazım’ın,
Orhan Veli’nin, Cemal Süreya’nın…
Her şairin ortak zevkiydi deniz
Kimi üzerinde gezinen martılara tutkun,
Kimi üzerine salladığı oltasına.
Deniz onlara ilham veriyordu,
Onlar denize kelimeler döküyorlardı
Her akşam gün batımında…
Mutluluk;
Eline dokunamasanda,
Gözü ile sevdiceğinin yüreğine kale kazmaktı
Kalem, aşkın yaş denizinden çalardı mürekkebini
Eğer aşık ise,
Şaire pek iş kalmazdı...
Kalem bilirdi işini
Bir kez kâğıda değdirmeye gör,
Dört nala sol baştan sağ başa koşar,
Durmazdı…
Her şairin ortak zevkiydi hüzün,
Kimi rakısına meze yapardı,
Kimi kandil ışığında sofrasına yaren…
Hüzün onlara gerçeği anımsatıyordu,
Onlar her akşam bir başka hayalle,
Gerçekleri aldatıyordu…
Mutluluk;
Deniz açıklarında görünen
Gökyüzü yıldızlarını,
Sevdalısının mis kokan saçlarına
Taçlar yapmaktı.
Yoksa pırlantaların ışıltısı az gelirdi onlara,
Onlar ki,
Kelimeleri yüzük yaptılar
Sevdiklerinin parmaklarına…
Ve bir gün,
Herkes gibi onları da ölüm aldı…
Sözleri uçup gitti,
Bir sevdiklerinin parmaklarında kelimeleri,
Bir de sayfalarca şiirleri kaldı…
Elif SEZGİN