36
Yorum
26
Beğeni
0,0
Puan
1530
Okunma

leylak serinliği başımda
zonklamıyor bir çekiç sesi
oysa duvarımın dibinde
duta, bahçe gülüne yakın
göz kıpmadan baktığım gün içinde
belirler sağ olduğumuzu
uzak tarlalardan, bahçelerden gelen esinti
kara demirden, birleşen el gücünden
daha mı güçlü
eritir sınırlarımızı
gelir, geçer köy üstünden, kent üstünden
ayırt etmeden kimliğimizi
ılık esinti ve demir öyle zıt mı
evimizin önünde her ikisi
kara demir, leylak, yeşil bir arada
usta, çırak, bizler ve temmuz güneşi
ramazan değil, içimizdeki açlık!
duymayız hiç, susuz olduğumuzu
sularken biber fidelerini
az sonra kurutacağını bilerek güneşin
demirci örsünden cılız çıkar sesimiz
esinti sular bizi
oruç değiliz hayata!
eski şiirlerimden / Nazik Gülünay