37
Yorum
38
Beğeni
5,0
Puan
2587
Okunma

dalgalar gömdüm kumsala
martıların ağıtıydı
sana son veda
yüreğimde çığırtkan kuş sesi
sesimin sustuğu mezarlığa gömdüm seni
ardından gitmeyi ertelediğim yollar
yorgun bir akşamı ağarırken koynumda
esrik bir masada terk ettim
sana sevgilim deyişimi
penceremde
bakışlarımızı yıkadığımız yağmurlar
arama gözlerimde mana
nefesimde kan gölü bir mevsim ürpertisi var
bakma denize derin derin
boğulmak için daha çok erken
ayrılık deme
deme yüreğime
gitmeye sözlü değil bu akşam
ne de bende aşka ayrılık yazacak kadar cesur yürek var
kalmayı erteleme bu gece
cayar aklım
çıldırır
çekilecekse kaleme aşk için bir kaç militan sözcük
hiç kış olmadıysa yüreğin
anlamazsın şiir olup akmayı
anlayamazsın titremeden üşümeyi
bekle bekle
daha gitmeler için çok erken
güz kapıda
kuru bir yaprağa yazarak adını
düşürür saçlarına sarı sıcak sabahı
dağıtırsa rüzgar dudağımdaki özlem kokan ıslığı
sınanıyorum
gecemi isleyen ateş
bu mevsimde sus
kanasın kış yarına
imkansız
sınandım
terk ettiğin kadar terk edil
güz karanlık
bir gün ortasında sararan yapraklar
hiç düşünmedim
ağladığım gecede doğduğumu
terk edildiğim sahilde gömüldüğümü
vazgeçtim
vazgeçtim sana hıçkırık olacaksa tebessümüm
bata çıka
kaç kere çağırdım seni
aşk ol aşk ol aşk ol
ve sen
gelmeyeceğin kadar uzaklaştırırsan bakışlarını
yemin olsun
eteklerimde taşıyacağım
gökyüzünün kuytusuna mezarımı
Nefesiyle şiirime hayat veren Sebahat Üstademe sonsuz saygılarımı sunuyorum
5.0
100% (44)