Adın geçer
Soluksuz kalır gece
Topallar yıldızlar
Ve rengi kaçar gökyüzünün
Dalgaları ağlar denizlerin
Dalları kırılır ağaçların…



Adın geçer
Tedirgin uykuların satır başlarında
Ne çok gürültü, bu yalnızlık
Ne çok uçurum ağzımız
Ve ne kadar yabancı ayak seslerimiz
Bakarken birbirimize çiçek çiçek…
Seni sevmek
Çocuk gülüşleri biriktirmek gibi
Bütün tren raylarının içimden geçmesi gibi
Kırılgan bir gülü dikeniyle bağrıma basmak gibi
Seni sevmek
Dudaklarımı yağmura teslim etmek
Bir bulutun gölgesinde sana uyanmak gibi
Sabahın köründe üşüyen bir kuşa gülümsemek
Kiraz ağacına mahcupluğunu asmak gibi…
Seni sevmek bir parka çocukluğumu bağışlamak
Kovulduğum oyunları unutmak gibi…




Adın geçer
Sana dökülür dudaklarım
Utanırım kustuğum bu yalnızlıktan
Yüzümü bağışladığım gözlerin
Esneyen bir sabah masalıyla
Gelse, yaslansa sol yanıma
Öpüşsek uzun uzun …
Nefesimiz kesilse sevişse kimsesizliğimiz
Avuç içlerinde erisem
Sonra sana karışsam…
Seni sevmek
İkinci el kitaplardan aşk şiirleri yazmak gibi
Tokluğa sırt çevirip aç karnına uyumak gibi
Bütün dinlerde tanrıya tapmak gibi
Seni sevmek
Göğsünün herhangi bir yerinde
Şefkatine muhtaç kalmak gibi
Bir sabah ezanı yüceliğinde
Tüm evreni uyandırmak gibi
Seni sevmek yüzüme bağdaş kuran gülücüklerinle
Aynalara baktığımda kendime gülümsemek gibi…




Adın geçer
Belki isa olur çarmıha gerilirim
Hırçın bir denizi yarar geçerim
Asası olurum belki Musanın
Yusuf olurum kim bilir sesimi duyurabilirim belki
İbrahim gibi ateşe söz geçiririm
Belki de tepetaklak olurum firavun gibi
Seni sevmek
Uykularımıza yastık altı akşamlar biriktirmek gibi
Duvarların ağrıyan yanlarını fotoğrafınla iyileştirmek gibi
Ölü elbisesi giymiş kentlerin içinden geçmek hayalet gibi
Seni sevmek
Nasırlı ellerle oyuncak bebeğinin saçlarını okşayıp
Sana okuduğum masalları okumak gibi
Hüzün saatini “sen aklıma gelinceye” kurup
Zili çaldığında saati bozmak gibi
Seni sevmek
Türkçe okumak alfabeyi
Kelime-i şahadetle can vermek gibi…
Seni sevmek sukuta makber, vakte eylül gibi




Adın geçer
Ve
Kilit vurulur kelam-ı derûna…




kızılcan/2013