44
Yorum
65
Beğeni
5,0
Puan
2963
Okunma

arzunun baharına düşen cemre
nasıl filizlenirse gül
öyle düştü dilime adın
vakitsiz bir ilkbahar gibi
dudaklarımda uyandı sevdan
ateşe düşer gibi bir şiir
gün şafağıyla cennet
çekildi aşkla tepeden tırnağa elif
şimdi hangi sabahtır
dökülür pencereme
gece teninden kopma lâl saatte
söylesem içimde denizlere adını
kaç kez med-cezirlenir
sonsuzluğun iklim kutsiyetine
bilemezsin kaç mavi içimdesin
böyle mi çalar kapısını yüreğin
böyle mi yakar sevda dediğin
nehirce şahdamarda semâhlanırken
hangi dua getirir seni bana
hangi su söndürür bu yangını
döndürdüğü çark cehennemî
biriktim avuç içi çizgine
bakma öyle sevgili
bunun adı aşk
ne söylersen söyle
ben bir tek sende söndüm
sende sustum böyle avaz avaz
alnımdaki çividen sor inanmazsan
çakıldığım mahşerî azaptan
kendime terk kaç gökyüzü biriktirdim
soyup soyup gecesinden, zamansızlığa
şimdi söyle
kim eder beni azad
alnım sıcak hâlâ
içimdeki lâhite kapalı
öpeyazarım
sesinde uyanan güneşle
gömme yüzünü sevgili
rahmetin gönlümden
bunun adı aşk
Şükran AY
5.0
99% (70)
4.0
1% (1)