7
Yorum
5
Beğeni
5,0
Puan
2386
Okunma

Sen anıların hoyratlığında zamana yenik düşen kadın
Farkında mısın mazinin hicran dolu yıllarında
Yolunu şaşırmışlığıma ne yaptığının
Trajikomik öykülerimin harlı ateşinde
Tam da
Yaşama küskünlüğüme alışmışken
Yeniden hayata merhaba demek kolay mı sanırsın
Kolay mı sanırsın
Narkozsuz uyuttuğum beynime hükmetmek
Kolay mı İstanbul’u yeniden fethetmek…
Sen zamanın amansız çarkında
Fütursuzca savrulmuşluğunu
Serin bir rüzgârda saçlarını savurmaya mı benzetir
Ardına bile bakmaya cürüm edemediğin
Kavak yelleri deli tay yıllarına mı sayarsın…
Gözlerinde biriktirdiğin engin denizlerin
Ufkuna bir bak
Ve bırak
Limanında hapsettiğin yelkenlileri
O engin denizde bekleyen hayatta
Seni bu işe yaramaz saydığın yürek nasıl da saracak
Korkularına hapsettiğin içinin yangılarını
Salıver gitsin
Sen son/baharıma düşen kızıl çiğ tanesi
Benliğime z/amansızca yerleşen körpe tomurcuk
Dünya dediğin şey de nedir ki
Eni sonu
Dağınık yatak…
İbrahim ALTIKULAÇ
“Senin Uğruna”
5.0
100% (6)