0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
4362
Okunma
Sen beni hiç anlamadın ki;
Ne gözlerimdeki buğulu bakışları,
Ne acı tebessümlerimi tanımadın ki
Ne şekersiz çaylarımı ,sabahın yorğunluğunda,
Ne katıksız ekmeğimde ki şükürleri...
Sen beni hiç anlamadın ki;
Ser sefil dolaşan ruhumdaki hasretleri,
Dolaşan ayaklarımla , dolaştığım kaldırımları
Boza içtiğim pastaneyi,
Sen hiç tanımadın ki...
Yüreğindeki sevği yoksulluğu yıktı seni,
Çürümüş çınarı rüzğarın yıktığı gibi...
Sen beni hiç anlamadın ki;
Evin penceresine koyduğum kırmızı menekşeleri,
Boynuma taktığım kırmızı fularımı,
Boyalı cilalı ayakkabılarımı,
Her seherle kalkıpta sekizde mesaide olduğumu
Sen anlamdın ki...
Sen beni hiç anlamadın ki;
Gözlerimde alev alev yanan hasreti
Yüreğimi kemiren kanlı kasveti
Bakışlarında bulduğum esareti ,
Sen hiç anlamadın ki,,,
Sen beni hiç anlamadın ki;
Her gün tozlu yollardan geçerken,
Evinizin önünde pantolonumun paçalarını silkelediğimi,
Çantamın kenarına kırmızı gül taktığımı,
Sana gizli tebessümlerle gizli gizli baktığımı...
Sen anlamadın ki...
Sen beni hiç anlamadın ki;
Sevme derdinin ateş gibi yaktığını,
Sevme derdinin gönülden yüreğime aktığını ,
Sevme derdinin öksüz yavru gibi baktığını,
Sen hiç anlamadın ki...
Sen beni ne zaman anlarsın ;
Karşılıksız sevdalara düşünce ,
Yalnızlıktan hücre hücre üşüyünce ,
Yükseklerdeyken enğinlere düşünce ,
Beni anlarsın bir gün mezar taşımı görünce ...
Musa DOĞRUER (TESLİMİ)
13.12.2012