9
Yorum
25
Beğeni
5,0
Puan
1513
Okunma
Sokağın ucunda belirsiz çırpıntı
Şah damarı kesik
Göğsü toprakta
Üç kişilik seyirdir tabutun arkası
Ürperir diğer dudaklar
Başlarını çevirip görmezler
Pembe ruju silik kadının gidişini
Pencereye asılı ağır perdeler
Titrek bir müziğin gürültüsüdür
Sakız çiğneyip yonca sayarlar
Yarın onlar için güzeldir
Alkışa hazır
Işıldayıp yol gösterirler kendilerine
Yaldızı bol mevsim
Cennetin dehlizlerinde tüm ihtişam
Gece örtüsünü sarıyor
Kirpiği devrilmiş
Kim ağlayacak
Yağmur mu
Belki minik bir çocuğun elleri
Taşlar ve köpekler ulur
O anı kucaklayacak
Bir balıkçının istavrit kokusu
Gözleri açılmış kedi bağırtıları
Kapılar çalınınca kim damladı ruhuna
Gri soğuk tepeden tırnağa
Servilerin tepesindeki rüzgâr
Kent sokaklarına metalik yansıyor
Ölüm dallara vuran gölgedir
Bir ağaç ağlıyor
Bir de ağaçtaki serçe kuşları
Sessizce çekiliyorlar sahneden
Her şey akıyor
Sadece gökyüzü kızartıyor yüzünü
Taşsız bir mezara yağıyor
Islandınız mı ?
Aysu
5.0
96% (22)
4.0
4% (1)