çıkasım var dağlara mor dağlara,
içimde yandı yine isyan ateşi.
Kahrolası hayata çekmişim bir rest,
elimde öndörtlü sıkarım kafama.
çıkasım var dağlara mor dağlara,
ince ince yağıyor kar dağlara.


sıksam sıksam yine yeniden sıksam...
barabillimin jarjörü pas tutmuş,
namlu susamış kurşun sesine
ben kurşunun, kurşun düşmüş benim peşime.
çıkasım var dağlara mor dağlara,
ince ince yağıyor kar dağlara.


bir alacakaranlık şafağında
gökyüzünü delen dağlarda...
bir bardak çay ısıtsa yüreğimi,
bir mermi deler böğrümü...
acır, kanar, yanar da yanar
sönmez içimdeki isyan
dinmez dilimdeki ahhh...
çıkasım var dağlara mor dağlara,
ince ince yağıyor kar dağlara.

dağlara sevdalanmak
yürek yakmak
mermi yakmak
can yakmak
keskin bıçak olup kesmek kökten
kesmek kangren olmuş kolu ta kökünden,
kesmek yedi başlı hayatıvurup başını yere sermek
dağlara sevdalanmak be gülüm dağlara
çıkasım var dağlara mor dağlara,
ince ince yağıyor kar dağlara.


acımak yok merhamet bizden ıradı,
göz gördü parmak çekti mermi fırladı.
varırken menzile bir arı vızıltısıyla
sol böğrüme saplandı deldi geçti
ayrılık acısıyla
çıkasım var dağlara mor dağlara,
ince ince yağıyor kar dağlara.

Bahtiyar AKDOĞAN
27.11.2012