0
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1061
Okunma
O gecenin yüzü inatçı ve karanlıktı
Aramızda bir şeytan gibi dolaşıyorlardı
Bakıyor ama göremiyorduk karanlık yüzleri
Sinsi sinsi girmişlerdi aramıza
Hiç ayrılmayan,
Bakışlı gözlerimiz bile bir birini tanımaz olmuştu
Herkes bir birine
Garip anlamsız boş bakışlarla bakıyordu
O gecenin hüzünlü ve acımasız sessizliği,
Sabahın ilk ışıklarıyla boğuşmaya başlıyor.
Her yer güneşin ilk ışıklarıyla aydınlanıyordu
Gökyüzü her zamanki gibi kendini maviye boyuyordu
Sokak lambaları ardı ardına,
Sırasını hiç şaşırmadan kapanıyordu
Sesler yoksulluğun eylem adımlarıyla koşuşuyor,
Küfrede küfrede uyanan insanların sesleriyle yükseliyordu
Çığlık atarcasına dört yandan
Hayata gecikmişçesine dört koldan
Her sokaktan birkaç yaramaz çocuk
Her sokaktan gözü yaşlı amcalar ve nineler
Her kafadan bir ses
Her sesten bir çığlık yükseliyordu
Fısıldanmalar başlıyor bir an ben,
Şüpheli gözlerle etrafı seyrederken
Acı bir haber yayılıyor o an dillerden
Ağıtları yükseliyor sızlıyor ciğerle yürekten
Annelerimiz almış haberi duyanın arşa çıkıyor sesi
Vuruyorlar açmışlar iki yana ellerini parçalıyorlar döşlerini
Ben düşüyorum
Kalıyorum öylece sessiz kalkamıyorum yerden
O bir melekti
Boş bakışlar arasında kaybolup gitti
Bir daha ne gören ne duyan oldu
O sessiz bir günde
Hüzün yağmurlarıyla geldi
Sessizliğin kaybolduğu gün
Güneşin ilk doğuşuyla rüzgâr gibi gitti
O derin sevgi seli
O ağlamakla geçen günler
O koşuşturmalar O sevgiler onun içindi
Rahmetle anıyorum seni!
Sevgimin sonsuz bedeli…