hangi kelime yüklendigi anlama ihanet etmemiş ki..
ya da hangi cumle seni dedigin gibi cıkmıs dudakların arasından..
ellerinin arasındaki kagıtları tek tek duzeltiyor olsan ne değişecek sanıyorsun..
her satıra buyuk harfle basladıgında iyimi gorunecek?
hangi paylasmın soguk şakasına takıldın sen..
simdi paylasmadıkların icin yakınıyorsun..
ve sendin o hayallikten cıkmayı bekleyen düşlerin yaratıcısı..
kendi koydugun kuralların altındamı kalıcaksın...

hangi acı sondurebilir buyuk tutkuların caresisligini?
ve hangi kefaret karsılardı gecenin bir yarısı
yoksullugundan dokundugun teninin diyetini..
yalnızlıgı aydınlıkmı sanıyorsun..
gormuyormusun ısıl ısıl bu dunya...
aydınlık iyi birşeyse bunca mutsuz insan neden var?
hangi cürmun atesiydi ki bu simdi diyetini sorguluyorsun..
gormuyormusun
yeni dogmus bir bebek kadar safsın sen..

sen soyluyorsun diye gunes batmalı mı daha yeni dogmusken..
ve tanrı bahşeder çile dolar..
daha neden o çileye bağlanır insan..
zaten uyumana ne kaldı...

o aciz dedigin bedenin kıvrımlarına yazılmamıs oyle cok satır varki..
ve öyle hayalller kurulabilir ki..
yaratmak gibi..
tanrı bu yuzden kainatı yarattı..
oysa senin kıvrımlarından kainatlar cıkarılabilirdi..
bu mudur bedenin acizligi..?

sadece kapat gozlerini ve düşün..
düşler düşlere...