0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
735
Okunma
Zaman sana uymazsa sen zamana uy diyorlar
Anlamıyorlar zamanda yok olmamı istiyorlar
Mantığım duruyor onların bu sözlerine
Akıp giderken zamandan geleceğe
Nice anılar bırakıyorum saniyelere, saliselere
Anılarımın her biri şahidimdir endişelerime
Yeni türküler besteliyorum söylenmedik
Anlı şanlı bestekârlarca, şarkıcılarca söylenmedik
Koyun sayılan insanların hayatına nazire edercesine
Altın sözler sarf ediyorum akılları delirtircesine
Liberal, çıkarcı, bohem insanlar gülümsemekte
Aldatılan insanları anlamsızlıkta seyretmekte
Nedenleri, nasılları bıraktığım muhakemede
Mecbur kaldığım zamanı yaşadığım düzende
Alıp başımı gidemedim hiçbir yere
Düzenler kurulmuştu aynı şekilde her yerde
Ağlasam, gülsem fayda etmeyecek özde
Nirengimi aradım yaşamın izlerinde
Zorlu yokuşlar vardı fikrin özgürleşmesinde
Akılcılığın egemen kılındığı düzenlerde
Mahkemeler kurulurdu çıkışı üçayaklı sehpalara
Adı istiklaldi, kurtuluştu, güvenlikti sözde
Nice zulümler kıskandı zulmün özünde
Iskalanmış tüm insanlık değerlerine nazire
Yeniden insan olmak zamanın her köşesinde
Adımızı kirletmeden hayatın kirli ilişkilerinde
Kelime-i evvelden kelime-i sonun demine
Aşk ile vurulacağımız inancın temellerinde
Lal kılınmak istenen dilimize diyelim bükülme
Asırlar geçse de çağdaşlık serüveninde
Meziyet her çağda özgürlüktür fikirlere
Aklı durduran, suçlayan bütün düşüncelerde
Lal kılınan diller çözülmez asla biline
Işıkları yalan, riya üzerine kurulmuş düzenlerde
Yeni şeyler söylemek lazım artık geleceğe
Ilık bir rüzgâr estirmek için insanlık ideallerine
Merhaba demeliyim, demeliyiz bütün kalbimizle
14.11.2012 – İzmir
Akrostiş şiir: “Zamana yakalanmadan zamanı yakalamalıyım”