27
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2148
Okunma

Seneler geçti bu sevdanın üstüden
Giderken arkamda bıraktığım ne varsa yıkmıştım
Kırmıştım tüm kapıları
Bir daha dönmemek üzere
Saçıp savurmuştum tüm anıları...
Ne gözlerinin bulutlanan deniz mavisi bakışlarına acımıştım
Ne saçlarının buğday başağı gibi salınmasına...
Ya dudağının kenarında beliren o hüzün neydi?
Dönsem geri
Kabul eder misin bu vefasızı
Deniz Gözlüm?
Hani bakışlarının sevda anaforunda kaybolduğum
Hani şifa bulduğum ellerinle başıma dokunduğun
Tatlı dilinle sevda şarkıları okuduğun günler nerede?
Pişmanlık kor ateş gibi yakarken içimi
Dilimde bitmeyen bir cümle
Seni özledim diye...
Ne zaman başımı kaldırıp, baksam gökyüzüne
Göz kırpıyorsun uzaklardan gizlice...
Ne zaman yağmur düşse yüreğime
Sen çiçekleri açıyor...
Ne zaman ay yükselse gece mavisinde
Utanıyor mehtap
Saklanıyor bulutların arkasına...
Sensiz hiç bir şey çare olmuyor karanlıklarımı aydınlatmaya...
Güneş ısıtmaz oldu içimin üşümüşlüğünü
Meğer benim güneşim de, mehtabım da, yıldızım da senmişsin...
Bu akılsız baş
Kaybettikten sonra öğrendi sevginin değerini...
Şimdi aylardan Hazan
Mevsimlerden cinneti yaşıyorum
Okyanus gözlerinden çöllere savruldum...
Odamın balkonunda ağıt okur
Bir çift martı...
Lanet okuyan gözleri sanki bana takılı...
Kapı çalınıyor
Gelen sen misin diye bakarken
Ölüm meleği ellerimden tutup
Vakit tamam
Hadi dedi...
Hakkını helal et deniz gözlüm
Vuslat mahşere kaldı.
Asimaral... 24.NİSAN.2001
DENİZ GÖZLÜM KIZIMA...
(Bu son şiirim olabilir. Son şiirimin de evladıma gelmesini istedim. Kendimle hesabım vardı ve bu hesabın kapanması ile birlikte sanırım pek sık bir arada olamayacağız. Sizler de hakkınızı helal edin.)