0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
1225
Okunma
eğleşme yol üstünde
sararıp giden mevsime yetiş
ey ahvalim bilen
zamanın orta yerine düşmüş
bir meteor gibi
beni darmadağın
beni dev bir boşluğa çeviren
bu akşamlardan
sabahlardan
ikindiden poyrazdan
zamansız yağmurdan
al kurtar ellerimi
ahh gizleyebilseydim
dünyayı
mavisini denizin
ay’ın gözlerinden
ellerinin narinliğinde
saklayabilseydim hoyrat ellerimi
ölmek gibi
kefenlense tabutlansaydı bütün mevsimler
buğdayı sararmadan biçen
vandallar olmasaydı yeryüzünde
yeryüzü dediğim ne ki
senin benim çocukların yüzü
yüzümdeki her kırışık
sana akan nehirlerin yatağı gibi
sözüm ve yüzüm
kurak çorak ve çıplak asırlardır
vay ki emeğimizi elimize vermişler...