I.
Bizim buralar ormanlıktır be güzelim
Masmavi deniz uzanır ayaklarının altına
İster dağlara girer yüzdürürsün gönlünü
İster denize tırmanırsın adım adım
Mavi gökyüzünden boncuklar sarkıtırsın
Nazara gelmesin diye her köşe başını döndüğünde zaman
İster zamana yoldaş olursun
İster onun yerinede koşturursun.
Geceyle sevişirsin istediğin vakit
Gecenin en mahrem yerlerini
Günışığıyla ortaya serersin
Eteklerinden içersin ay ışığını
Yıldızlar kaydırırsın çorak yüreklerin umutlarına
Bulutları çekersin üzerinden ellerinle
Mahpusda geçmiş ölgün yılların hatırına .
İpi kopartılmış uçurtmaları toplarsın yeryüzünden
Teker teker
Yorgan olursun nerde bir üşüyen olsa
Nerde kimsesiz bir çocuk olsa
Ana olursun
Bereket olup yağarsın kıtlığın hükümranlığına

II.
Sizin oralar acıdır be güzelim …
Fark edersin isotun yanık türküsünü
Yamacında esen rüzgarların saçlarında
Gözlerine taş ekilmiş çocuklar koşuşur ...
Faili meçhule kurban gider konu komşu
Ve baba ,
dayı,
amca…
Kimlikleri değişmiş köylerden kökleri sökülür ağaçlarınızın
Dile getirilmeyen anılarınız gömülür toprağa…

III.
Sizin oralar gecenin yalnızlığını giymiş be güzelim
Ölümün sessizliği duyulur her adım başında
Işıldamaz artık mavilikleriniz güneşin sarı damlalarıyla
Ne bir dilek tutmak için bir yıldız
Ne bir yıldız görebilmek için bir umudunuz kalmış
Uzanmaz elleriniz güzelim
Mevsimsiz sabahlarına toprakların
Çekip atamaz
Gökyüzüne gerilmiş kanatlarını akbabaların.
Bakışları kırgın
Bakışları mağrur
Bakışları yürekli çocuklarınızın ellerine
Ucunu kaçırdığınız sefaleti emanet etmişsiniz
Dünyanızın bir yanı yanar
Bir yanı kanar
hanginizin umurunda.

IV.
Sizin oralar taşlık be güzelim
Taşa ayağı çarpıp parçalanmış paslı yüreklerinizin
Susmayı öğretmişsiniz
Örtülerine hapsedilmiş kadınlarınıza
Yasakları sıralamış
Recm edilmelerini reva görmüşsünüz.


V.
Sizin oralar uçurumlar diyarı be güzelim
Tıka basa midelerin yanında aç soluklarınız
Üst üste dikilmiş katların kapı girişinde insanlarınız
Bir yandan yaparken
yıkan diğer tarafınız.
büyüyor da büyüyor be güzelim
Doğu batı
Kuzey güney
Eski kıta
Yeni kıta diye sınıflandırdıkça uçurumlarınız
En güzelinden piyon olur
Coğrafi yönlere işte böyle ayrıştırılırsınız

VI.
Bizim buralar sizin oralar gibi değil be güzelim
ağız tadında yaşanıyor zaman
Azrail bile
can dağıtmaya geliyor.