0
Yorum
0
Beğeni
5,0
Puan
955
Okunma

ben oturupta, geceden sensizliğe giden yola bakarım
dayanamaz seni terkeden düşleri tek tek yakarım
ey sevgili, şubat soğuğuki ellerimde demlenir
sen olmasan da hayalin omzuma yaslanıp dinlenir
nere gitsem bende tiktakını kaybetmiş bir bozuk saat düzensizliği
ve öksüz bir çocuk gibi taşıyorum yüreğimde sensizliği
ne demeli kayıp iklimlere sürtünerek gelen bu rüzgara
hayatın içindeki seni es geçip, bana yadigar bıraktığı efkara
bir düşün içindeki düşe gömdüğüm paha biçilemez düş
bir gamzeden sessizce hayalime sızar o eşsiz gülüş
bu nasıl hoyrat bir özlem ki sözgeçmiyor yüreğime, ne yapsam nafile
gözlerini yumup ta geçer gönlümden sana giden kafile
med-cezir zamanında yine dargınım ay’la
reddettiğim tanrıyı kabullendim, senden yüreğime damlayan dua’yla
içimdeki siyahı maviye boyar bu his
yine de dağılmasın isterim içimdeki acıyı örten bu sis
içimdeki depremlerle sarsılır, yüreğimdeki karıncalanma
ey sevgili, nerde nasıl ne vakit olursa olsun seni bir an unutacağımı sanma
ALİ RIFAT ARKU
17/10/2012
İSTANBUL
5.0
100% (1)