44
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
2519
Okunma

ADINI BİLMEDİĞİM, YÜZÜNÜ GÖRMEDİĞİM, SESİNİ DUYMADIĞIM, HAYALLERİMİN AŞKINA YAZILMIŞTIR. KİMSE ÜZERİNE ALINMASIN. MISRALARIMDAKİ YİĞİT OLABİLMEK HER YÜREĞİN HARCI DEĞİL.
Mezopotamya kokan bir sevdanın saçıldığı saçlarından
Dağ başı yalnızlıkları süzülürken ayaza
Bakışlarında Fırat’ın coşkusu çağlardı deli deli
Kan kırmızısından çalarken akşamın grubu
Sesinde titreşirdi gurbetin inleyen nağmeleri
Hiroşima gibi titrekti yüreğin
Nagazaki gibi ölüme direnen nabız atışların vardı
Senin için savaşırdı insanlar
Keşmir kadar alımlı
Himalayalar kadar erişilmezsin
Gözbebeklerime çakılmış demir kazıkların ortasında
Nazlı bir hürriyet bayrağı gibi salınansın
Hoyrat ellerin ulaşamadığı bir gölge çiçeği
Gecelerin ulaşamadığı kutup beyazı kadar gerçektin
Bense ayaklarının bastığı toprak kadar engin
Çukurova kadar yakıcıydı yüreğimin sıcağı
Fırtınalara kasırgalara kurban verme gönlümü gel...
Dolu vurmuş ekinler gibi burkma boynumu
Çölleşmesin bire bin veren toprağım
Kesmesin yolumu eşkiya duruşlu akşamlar
Filizlenen sevdamın sürgün veren dalları eğilmeden
Mevsim kışa dönmeden gel
Asimaral... 14.KASIM.2007