Ey Erdemli
Ey mavi gözlü şehrim
Ey Toros dağlarının yeşil elbisesi
Ayrancıda kaldı çocukluğum

Ey saklı cennet
Cennetten bir şehir örnek
Y a da gerçek yeşil
Semerkant,Kerkük ,Şemdinli
Ötüken alevler içinde
Gamzelerine kadar inmiş suskunluğun
İhanetler şizofren olmuş beynimde.
Kipriklerinden başla ayağa kalkmaya

Ey Bolkar dağları
Ey mavi gözlü şehir

Ey Toroslar
Uzun uzun ölesim gelir koynunda
Ey Anadolu
Ey kızıl topraklar
Seni görünce anladım
Her kadın ana olmak ister
Ey büyük şair Gezeren çeşmesinden başla anlatmaya
Bolkar dağlarının saçları dökülmüş beline
Ey saçsız gelin
eğil eğil öpeyim kekik kokulu dudaklarından

Ey Toros yaylası
Tanrım çok akıtmışsın gözyaşlarını burada,
katran ağaçları zalim şiirleri sessizce okur
Dere şarkısını nazlıca söyler
Bir çoban flütünü sakince üfürür göğün uzanan yanağına

Ey Tanrım
Biz Sorkunu çok sevdik
Eylül ölümlerinden sen koru bizi
Yarpız kokusunu çek içine
Kekik kokusu yükle sevdana önce

Hani güller daha güzeldi dalında
Uzunca sarılmak tutkun olsun salınarak akan suya

Tut ki karnım acıktı
Tut ki hasretim bir çorbaya
Küstülüde ayranlısı
Seni bekler Gül Ziya teyze
İster yarma iste ister öcel

Tut ki gönlüm sevdasız
Engüzel dilberler İşte sana keklik
Yazmalı gelinin kınasında gezer

Ey Arslanlı
sivrisinekler yanak arar öpmeye
Ben değilim,ben değil
Varın benim farkıma
Yayla demişler sana
Hadi yaylan da gel cana

İşte karşımda ay gözlüm
Gündüzün güneş olsun
Gecen yakomaz
Yakınlaştıkça büyür aşkımız ve sevda çiçekleri
Gümüş rengi kumsallara sevdamı gömdüm
Hasreti seninle iken de çekerim

Ey şehriğ Erdemli
Hangi şair sana zalimce yazar
Hangi dilber kollarından kaçar
İhanet kalade sinsice gezer
Alıç kokusuna hasret gönlüm
Ne yazık teynel kokusuna kanar

Ey Erdemlim güzel kadınım
Ben İstanbulu gördüm
Ben İzmiri gördüm
Ben beni sende buldum
Böyle çok güzelsin
Bekarlar sahillerine gelsin

Ey mavi gözlü şehir
Hep böyle yeşil kal
Hiç evlenme
Hep evlensek kal