7
Yorum
19
Beğeni
5,0
Puan
1256
Okunma
hamaset şimdi geniş kapılı konak
devrilirken yana kollar
enkazda tanıdık eşyalar var
takoza alınmış rüyalar
hâki kazak giyinmiş gözler
suda yüzen ördek gibi
istifi bozulmuş saçlar
dudakları her derde devâ maymuncuk
kim burun derse kâfirdir
kiraz ağacına çıkmış çocuk
devrilirken şimdi yana kollar
hamaset geniş kapılı konak
belli, sevişgen makamlı kanatları varmış vaktinde
ki müphem izler çakılı alnının mabedinde
bakmayın solduğuna
avuçlarını bereket rüzgârları kemirirmiş bir zamanlar
bakmayın şimdi müritsiz zaman tapınağı olduğuna
sevilmek gurur biriktirir hani şişirir yüreği
doymayan sağlama telaşıdır bir nevi
hep eksiklik bırakır bir yanında, maraz
belli ki umduğundan da bildiğinden de çok sevilmiş biri, bu enkaz
bir dünya tutarmış ellerinde
varaklarla süslü otağlarda
bir dünya kuruluymuş vaktinde avuçlarında
seslerin yankı yapacak kadar uzaklaşacağı?
kayalarım kum olduğu bilinmezmiş o çağlarda
tanrı tımarı bilinirmiş sevmek
ayrılık kumar!
avuçlarında kar suyu biriktirirmiş seveni
sonra zar tutmayı öğrenmiş sürekli
-hep yek-
sevildikçe sarılmış gurura
sürekli bilemiş kibiri
daralırmış arada
darılır, ölü taklidi yapar toprağın sesi
bilmezmiş hiç
düşen yaprakların değerini
bilmezmiş asıl g ö z d e n d ü ş e n ler en değerli!
söylendiğine göre
hâlâ en yakın maralmış tüfeğe
çok sevmiş demek ki biri!
ToprağınSesi
.
5.0
100% (21)